kadınlar ne istemez?



erkeklerin kulağına küpe olsun, diye yazıyorum bunları. mesela ingiliz kadınını bilmem ama bizim buralardaki kadınların "firesiz" hoşlanmayacağı beş konu başlığı var. bunları aslında kendi kendinize çözmüş olmanız gerekirdi ama hadi ben yine de yazayım. karşınızdaki kadınla aranızdaki kadın-erkek (ilişkisi) gerilimini azaltmak ve onu her şeyden önce bir birey-bir insan olarak ele almakla başlayabilirsiniz. eğer bir kadın-erkek ilişkisi umut ediyorsanız da önce onu bir birey olarak görmeniz gerekiyor, bu nedenle bunlar en temel unsurlar. öreceğiniz tüm duvarları (arkadaş, sevgili, fuckbuddy, hugbuddy, kanka vs...) bu temel üzerine inşa etmek zorundasınız.

başlıyorum; hiçbir kadın, erkek muhabbetine malzeme olmak istemez. azıcık onurlu olun ve ergen muhabbeti yapmayı "artık" bırakın. karşınızdaki kadın fuckbuddy de olsa sevgili de bir başkasına onunla aranızdaki ilişkinin "yakın"lığı hakkında bilgi vermeyin. bilgi verdiğiniz insan bir kadın da olsa erkek de olsa, özeliniz "özel" kalsın. buna mukabil kadınlar birbirine birçok şeyi anlatır, bu bilgi de cebinizde olsun. ama bu meseleye bir karşılıklılık ilkesi çerçevesinde bakmayın, nedeni çok basit: "kadınların hayal güçleri erkeklerinki gibi cinsel içerikli çalışmaz."

kendinize güvenin ve/veya karşınızdakini ezmeye kalkmayın. biz kadınlar ezik büzük adamların da bizi ezmeye çalışan adamların da özgüven problemi olduğunu biliriz. iyi biliriz hem de. bir kadın aşkından köpek olmadıysa sizin onu ezmenize müsaade etmez. serseriliklerinize, şimdilik, ses çıkarmıyor, olması ilerleyen süreçte -sizi gözden çıkardığında- bi' tarafınızdan kan almayacağı anlamına gelmez!

hayal gücünüzü bir sanat üretimine aktaramıyorsanız şayet -ki aktaramadığınızı biliyorum, zapturapt altına alın. güldü vericek, evine çağırdı vericek, saçıyla oynadı vericek, falan filan... niyet okumayı bırakın! o anda olun, olup biteni akışına bırakın. çünkü çoğu zaman kadınlar -"gerçek" kadınlardan bahsediyorum, bağımlı kişilik özellikleri sergilemiyorsa (madden ve manen), desperate, çok genç/ergen ya da "hunter" değilse-  sizin hislerinizi de niyetinizi de sezer. işte bu noktada kılavuzunuz kadının davranışları olmalı. birbirimizi kandırmayalım, kendinizi de kandırmayın; yanlış, yapılmaması gereken bir davranış sergilediyseniz ve kadın buna açıkça tepki göstermediyse -siz de desperate, çok genç/ergen, bağımlı kişilik özellikleri sergileyen (madden ve manen) ya da "hunter" değilseniz- o kadından uzaklaşın. aksiyse tencere-kapak olmuşsunuz, aferin. sakın ayrılıp da çevre kirliliği yaratmayın. 

ısrar... bıçak sırtı bir konu. gerçekten zihninizdeki klişelerden kurtulup karşınızdaki kadına kulak verin, dikkat kesilin. evet, kadınlar "istemem yan cebime koy," yapıp kendini naza çekebilir ama gerçekten "hayır" diyor da olabilir. gerçekten bir "hayır" yanıtı aldıysanız zorlamayın. hiç kimseyi zorlamayın. kim istemediği bir şey için ısrar edilmesinden hoşlanır ki? 

argo/küfürlü konuşmak... kadın kendisi rahat tavırlar sergiliyor ve küfrediyor, argo tabirler kullanıyor olsa bile, hiçbir kadın kendisini küfreden bir erkeğin yanında rahat hissetmez. şöyle düşünün, ettiğiniz küfürlerin yüzde 90'ı kadın bedenine, kadın kişiliğine ve cinselliğine yapılan hakaretler içeriyor ya da salt onlardan oluşuyor. karşınızdaki kadının feminist olmasına gerek yok kendisini rahatsız hissetmesi için. bu konuda tanıdığım en rahat kadınların zirvesinde ben varım ve evet, ben dahil hiçbir kadın bundan hoşlanmıyor-uz. özetle; karşınızdaki kadından müsaade isteyerek ya da istemeyerek hiçbir şekilde küfretmeyin onun yerine "dürüst" olmayı deneyin. valla bugüne kadar olduğundan çok daha rahat edeceksiniz.   

şimdilik diyeceklerim bu kadar.

sevgiler
jk


Comments

  1. "hiçbir kadın, erkek muhabbetine malzeme olmak istemez." demişsin ve haklısın ama senin burada yaptığın gibi blogunda yazması sorun teşkil etmez herhalde (!) Çelişki dolusun ama hayat da çelişkilerle dolu, belkide çelişki yoktur yanlış bakış açısı vardır.
    Şu kesişim deki insanı bulsan emin ol hemen bıkacaksın. O kesişim ortalama insanı tarif ediyor ki aslında hiç kimse ortalama insan değil. Yani olmayanı arıyorsunuz :) ama bulunca da memnun olamayacaksınız. Herkesin sivrildiği bir özelliği var. Olamasa olamazdı zaten hayat bunun için var. Genlerin rastgele evrildiğini falan düşünenlerden değilim. Bana göre genler dahi zekayla optimizasyonla var olan özellikleri en iyi şekilde değerlendirme adına yeni canlıyı oluşturuyor. Genetik algoritmadan biliyorum genler en iyiyi oluşturmak için var. Bu senin yazdıklarından biraz uzak ama olsun.

    ReplyDelete
    Replies
    1. çelişkilerle dolu olduğumun farkındayım ve çelişkili olmayı seviyorum. çelişerek yol kat edebiliyorum, çelişkiye düştüğüm yerlerde daha çok kurcalama ihtiyacı duyuyorum. ama özel hayatımı -kendimi ve hayatımdaki insanları deşifre etmeden- yazmam ve erkek muhabbetine konu edilen bir sevgili arasında senin aksine çelişki görmüyorum. the right guy'dan bahsediyorsun sanırım. her ne kadar kadın erkek ilşkileri üzerine yazsam da hayatının merkezine kadın erkek ilişkilerini koyan kadınlardan değilim. hayatımda biri olsa da olmasa da olur. ve kadın erkek ilişkilerine büyük anlamlar da yüklememeyi öğrendim. yani bu kadın erkek ilişkisi de olmak zorunda değil, bir aşk ilişkisinde tarafların birbirine verebileceği şeyler sınırlı. kötü giden ilişkilerimde bile çabuk sıkılmadım. ama belli de olmaz tabii.

      Delete

Post a Comment

Popular Posts